Erte Kozmetik İhracat Satış Pazarlama Sorumlusu Aytekin Akbaş, Türk Kozmetik sektörünün dünya pazarında rekabet gücünü artıracağını düşündüğünü belirtti.
Ülkemizin ihracat alanındaki 500 milyar dolarlık hedefinde kozmetik sektöründen de büyük katkılar bekleniyor. Bunun da başarılabilmesi için muhakkak sektörün dünya pazarında rekabet edebilir bir duruma gelmesi gerekiyor. Konuyla ilgili görüşlerini almak üzere Erte Kozmetik İhracat Satış Pazarlama Sorumlusu Aytekin Akbaş ile bir söyleşi gerçekleştirdik.
Global ekonomik dalgalanmalar ihracatınızı nasıl etkiliyor? Rekabet gücünüzü artırmak için nelere ihtiyacınız var?
İster istemez ekonomik dalgalanmalardan etkileniyoruz. Global dalgalanmadan mümkün olduğunca olumsuz etkilenmemek için yeni pazar arayışlarını artırmaya yönelik çalışmalara ağırlık veriyoruz. Sektörde geleceğe dönük çalışmalarda öncelikle pazar araştırması yapıyoruz. Daha sonra tasarım, sunum ve formül çalışmaları yapılıyor. Tüm bu süreçlerdeki araştırmaları prosedüre uygun olarak yaptıktan sonra tüketicinin tercihini kazanarak ödüllendiriliyoruz. Geldiğimiz noktada, ürün portföyümüzde bulunan parfüm üretiminde yenilikler yaparak ilerliyoruz. Firmamız yapısı itibari ile müşterilerimizin isteklerine hızlı cevap verebilmektedir. Kaliteli ürünü uygun fiyattan müşterilerimize en hızlı şekilde ulaştırabilmemiz de avantaj sağlıyor.
Türkiye’de kozmetik alanında yapılan düzenlemeleri yeterli buluyor musunuz? Bizim için düzenlemeleri değerlendirir misiniz? Bu düzenlemeler sizi nasıl etkiliyor?
Yeterliden ziyade faydalı buluyorum. Türk Kozmetik sektörünün dünya pazarında, rekabet gücünü artıracağını düşünüyorum. Aynı zamanda bu, Türk Ürünlerinin kalite artışı anlamına da geliyor. Bu artış ile pazarda sağlam temeller atılacaktır.
Markalaşma yolunda ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? Bu alanda ne tür desteklere ihtiyacınız olacak?
Markalaşma, firmamızın en stratejik yatırımlarından biri konumundadır. Güçlü bir marka olmak için vaadlerimizi yerine getirip değerli deneyimler oluşturma çabasındayız. Markalaşma stratejimizi ürünlerimizin kalitesinde ve ambalaj tasarımlarımızda uygulamaktayız. Özellikle 2013 yılında çıkaracağımız yeni ürünlerimiz ile bu hedefe ulaşabilmek için çalışıyoruz. Yıllık toplam on milyon şişeyi aşkın ürün ihraç ediyoruz. Bunları da tüm dünyadan, tüm kıtalardan 55 ülkeye ulaştırıyoruz. Avrupa’nın genelinde varız, Ortadoğu ülkelerinin çoğunda, Asya’da da varız. Erte Kozmetik olarak Kuzey Amerika hariç hemen her noktaya ihracat gerçekleştiriyoruz. En yoğun olarak da eski Demir Perde ülkelerine ulaşıyoruz. Erte Kozmetik olarak aslında bir “marka” yız diyebiliriz.
Ülkemizin koyduğu 500 milyar dolarlık ihracat hedefini değerlendirir misiniz? Sektörünüzün ve firmanızın bu hedefe sizce nasıl bir katkısı olur?
Türk Kozmetik sektörü artan bir ihracat ivmesine sahip… Türk mallarına artan ilgi her sektörü etkilediği gibi kozmetik sektörünün de önünü açıyor. Artan güven ile birlikte bu hedefe Kozmetik sektörünün katkısının çok fazla olacağını düşünüyorum.
Firmanız için ambalajlamanın önemini bizimle paylaşır mısınız? Ürünlerinizin daha pratik kullanımı için çalışmalarınız var mı?
Ambalajlama, ürünün özelliklerine bağlı olarak, tüketicilerin, ürünün tüm özelliklerini ve verdiği mesajı algılamasını sağlar. Ürünü ilk bakışta çekici kılan ambalajıdır. Bu yüzden Erte Kozmetik olarak her ürünün ambalajına ayrı ayrı önem vermekteyiz. Ayrıca, marka olma konusunda da ambalajın öneminin farkındayız. Ambalajın görünümünün yanında, kullanım kolaylığı ve müşteriye kazandıracağı avantajlar, tasarımda dikkat ettiğimiz konulardır. Bunun yanı sıra, Türkiye’de az firmanın sahip olduğu GMP sertifikası ve kalite sertifikaları ile ambalajlarımızın kalite seviyesini de göstermektedir. Kullandığımız ambalajların geri dönüşüme uygun olmasına dikkat ederek, çevreye duyarlı bir firma olduğumuzu da belirtmek isterim.
Fuarlara katılıyor musunuz?
Katılıyoruz ve buna devam da edeceğiz. Bu sene Cosmoprof Bologna’da ve Cosmobeauty Asia Vietnam’da bulunduk, Beauty Middle East Dubai’de, Cosmoprof Las Vegas’da Cosmoprof Asia Hong Kong’da olacağız ve geçen yıl yine Cosmprof Bologna’da, Dubai’de, Hong Kong’da, Paris ve Meksika’da düzenlenenler başta olmak üzere, her türlü kozmetik fuarında yer almıştık.
Parfüm sektörünün geleceği hakkında ne söylemek istersiniz?