Türkler ekiyor, yabancılar biçiyor

 

Endemik bitki sayısı Avrupa genelinden daha fazla olan Türkiye, bu zenginliğini kullanarak doğal kozmetik ürünlerde fark oluşturmasına karşın, yarım milyar doları aşan kozmetik ithalatının önüne geçemiyor.
TÜİK verilerine göre, kozmetik sektöründe yapılan ithalat ile ihracatın değeri de ters orantılı. Ülkemiz 101 bin ton civarında kozmetik ürünü ihraç edip, bu ihracattan 381,7 milyon dolar kazanırken, 514,2 milyon dolar ödediği kozmetik ürünlerinin ağırlığı 76,2 bin ton tutmuş. Bu da gösteriyor ki bitki zenginliğimizi kullanan kozmetik devlerinin tedarikçisi olarak kalmışız.
Bünyesindeki GeoMASS ARGE Laboratuvarı’nda ürettiği Revox marka doğal şampuanlarla dikkati çeken LTS Teknoloji Grup Başkanı Talat Sam, her yıl 12-18 Aralık tarihleri arasında kutlanan Yerli Malı Haftası’nın hedefe ulaşması için Türk milletinin ilk olarak değerlerinin farkına varması gerektiğini söyledi.
Bitki zenginliğimizden yola çıkarak şampuan üretiminde dünyanın en iyisi olmak için yıllar süren ARGE çalışmaları yaptıklarını belirten Sam, şunları söyledi:”Ülkemizde, yaklaşık 10.000 bitki türü yetişiyor. Bu bitki türlerinin yaklaşık 3.000’i ise Türkiye’ye özgü; yani buradan başka bir yerde yetişmiyor. Asya ve Avrupa arasındaki konumumuz, dağlık yapımız, üç iklimi birden yaşamamız ve sulak alanlarımızın fazlalığı nedeniyle tüm Avrupa’dakinden daha fazla endemik bitki türüne sahibiz. Yani Avrupa’nın bitki zenginiyiz diyebiliriz. Biz yola çıkarken madem zenginlik bizde en iyi ürünü de biz yaparız dedik. Onkoloji hastaları, saçları kapalı kişiler gibi farklı bakım ihtiyacı duyan saçlar için 8 farklı ürün geliştirdik. ARGE laboratuvarımızda ürettiğimiz şampuanlar, içerik ve kalite açısından dünyanın en iyi ürünleri arasında yer aldı. Durum böyleyken bitki zengini bir ülkenin kozmetiğe yıllık 500 milyon doların üzerinde para harcaması, daha kalitesiz ürüne sadece ithal diye 2-3 katı bedel ödemek çok anlamsız.”
Revox’un başarısı
Talat Sam, Türk milletinin tarih boyunca temizlik ve kozmetik ürünlerini kullanım kültürü açısından da diğer Avrupa ülkelerinden çok daha önde olduğunun altını çizerek, “Yüzde 100 doğal olan, kimyasal madde içermeyen ürünlerimizin kıymetini bilemedik. Belki ürünlerimizin görsel zenginliği yoktu, belki de yeterince geliştirilememişti. Ancak bugün durum böyle değil. Özel üretimlerde Türk halkının özüne döndüğünü gördük.” dedi.
Kapalı saçlar için geliştirilen Revox’un, kısa süre önce yaptıkları lansmanın ardından beklediklerinin çok üzerinde satış grafiği yakaladığına dikkati keken Sam, şöyle devam etti: “Bu başarı doğru yolda olduğumuzu gösterdi. Artık haksız ve anlamsız şekilde aleyhimize olan kozmetik ürün dış ticaret rakamlarını lehimize döndürme zamanı geldi. Tüm bu veriler ve gelişmeler altında yerli malı kampanyasının ilk olarak kozmetikle başlaması gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü gelen hemen her ürünün içeriğinde bizden parçalar var. Teknoloji anlamında da bu ülkelerden altta kalır tarafımız yokken neden bu bedelleri boş yere dışarıya ödeyelim?”