Kadın eliyle dünyaya iyilik taşıyan koleksiyon “Ninda” takı sergisi 13 Mart’a kadar Adahan İstanbul Otel’de devam ediyor
Takı tasarımcısı Canan Alimdar; kadınların birleşmesiyle ortaya çıkan enerjinin dünyadaki kötülükleri yok edeceğini vurguladığı “Ninda” adlı yeni koleksiyonunun aynı isimli sergisi devam ediyor. Hitit hiyeroglif yazısında dişilik ve iyiliğin aynı sembolle, üçgenle anlatılmasından yola çıkan sanatçının tasarımları ayrıntılarını Beauty Turkey okuyucuları için öğrendik.
Biraz kendinizden bahseder misiniz?
“18 yıl sigorta sektöründe profesyonel yaşamın ardından çocukluğumdan beri ilgimi çeken antik takılar ve sanat tarihine olan ilgimi de katabileceğim bir zanaat öğrenmeye karar verdim ve 2006 yılında profesyonel iş yaşamıma son verdim. Hem özel ders alarak hem de Kapalı Çarşı’da çeşitli atölyelerde çıraklık yaparak zanaati yerinde öğrenmek istedim, bir yandan da resim dersi aldım ve bulabildiğim bütün Sanat tarihi söyleşilerine katıldım.”
Neden takı tasarımına yöneldiniz?
“Anneannem nakış işlerdi, ben de onunla Kapalıçarşı’ya sık sık gelirdim çocukken. 18 sene profesyonel yaşamın ardından sanıyorum özgürleşme isteği ile ben de anneannem gibi bir zanaatle meşgul olmak istedim; ama ben nakış yerine kuyumculuğa gönül verdim. Onun nakış işlediği makine de benim takılarımı tasarladığım, modellediğim ilk tezgahım oldu. Sonradan logom olan kuşlar ise, üzerinde çalıştığım ilk motiflerdi ve hem benim ruh özgürlüğümün hem de artık bu zanaatte kanatlanıp uçabileceğimin simgesi oldular.”
Serginizin adı Ninda, peki Ninda ne demektir?
“Ninda Sümerce ekmek demek, Bir Hint-Avrupa dili olan Hititçe’nin çözülmesinde anahtar kelime. Bundan sonrası, geçmişin en önemli tarih yazıcılarından olan Hititlerin bize bıraktığı tabletlerin bu ilk sözcükten yola çıkılarak çözülmesi olmuş. Ben de bu bilgilere “Ninda” kelimesi sayesinde ulaştığımız için koleksiyona ve sergiye ismini verdim.”
Ninda dört koleksiyondan oluşuyor. Bu koleksiyonlardan bahseder misiniz?
“Ninda koleksiyonu Arinna, Aššu, Kaluppa ve Tavananna başlıklı dört farklı seriden oluşuyor. Hititçe Assu iyilik anlamına geliyor. Bu seride Hiyeroglif yazıda iyilik anlamına gelen üçgen figüründen yola çıktım. Arinna serisi kadının eliyle dünyaya iyilik yaymak felsefesiyle ortaya çıkıyor. Hitit alfabesinde dişilik ve iyiliğin sembolü aynı: üçgen… Bu serinin ana ürünü ise Hititlerin Baş Tanrıçası “Arinna’nın Güneş Tanrıçası” isimli kolye. Tavananna serisinde Hitit mühürlerinden esinlendim. Hitit yazıtlarından öğrendiğimize göre kral ve kraliçe, kraliyet mührünü beraber taşır ve mühürde adları beraber bulunurdu. O yüzden bu seriye Egemen Kraliçe anlamına gelen Tavananna ismini verdim. Hititçe’de elbise, giysi anlamına gelen Kaluppa serisinde taş levhalardaki giysi desenlerinden esinlendim.”
Hititler takı ve giyim konusunda nasıl karşımıza çıkıyor?
“Hititler döneminin diğer medeniyetleri ile karşılaştırıldıklarında çok abartılı, süslü giysilerden uzak durmuşlar. Hititlere ait arkeolojik buluntular takı ve giyim konusunda çok sade, abartısız bir dünya sunuyor meraklılarına.”
Koleksiyonunuzda en çok hangi takılara rastlıyoruz?
“Bu koleksiyonda Hititlerin hem yaşam felsefelerinden hem de taş levhalardaki figür ve desenlerden esinlendim. Koleksiyonda döneme ait belgelerde sıkça rastlanan halka küpeler ve ürünlere özel olarak hazırladığım zincir kolyeler ön plana çıkıyor.”
Takılarınızda hangi malzemeleri kullandınız?
“Gümüş ve 18 ayar altın kullandım, taşıyana iyilik getirsin dileğiyle de görünür görünmez yarı değerli ve değerli üçgen taşlarla süsledim. Gümüş takıları rodyum kaplatarak hem daha modern bir görüntü vermek istedim hem de gümüşe alerjisi olanların da rahatlıkla kullanabilmesini hedefledim.”
Son olarak bu işe yeni başlamış genç tasarımcılara neler söylemek istersiniz?
“Önsezinize güvenin, farklı coğrafyalardan, farklı kültürlerden, tarih aralıklarından etkilenin. Tabii bunun içinde elinizden geldiğince hem yurtiçinde hem de yurtdışında gezin kitap okuyun ve sadece bakmayın aynı zamanda ‘görün’!”
#Ninda #nindatakısergisi #CananAlimdar #hitit #takıtasarımı