Lila Kağıt inovatif ürünleri ile büyümeye devam ediyor

Lila Kağıt Türkiye temizlik kağıtları pazarında ilk üçte yer alıyor ve inovatif ürünleri ile büyümeye devam ediyor
1,5 milyar TL büyüklüğünde olan Türkiye temizlik kağıtları pazarının % 12’lik paya sahip olan şirketi olarak ilk üçte yer alan Lila Kağıt Genel Müdürü Alp Öğücü ile sektöre ve pazara dair sorularımızı yanıtladı…
Firmanızın sektöründeki faaliyetleri hakkında kısa bilgi verir misiniz?
Lila Kağıt, 2006 yılında yatırım kararı almasıyla beraber yüzde yüz yerli sermaye ile Çorlu’da kuruldu ve 2007 yılında üretime başladı. 2012 yılında yaptığımız yatırımlarla 140 bin m²’lik bir alanda, 150 bin ton kapasiteyle  yalnızca Türkiye’nin değil, Doğu Avrupa, Ortadoğu, Kafkaslar ve Afrika bölgelerindeki tek kampüs içindeki en büyük kağıt üretim tesisi olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ayrıca 2017 yılında üretim kapasitesini % 200 artırmaya hazırlanıyoruz. Lila Kağıt olarak şu anda Sofia, Maylo, Berrak ve ev dışı kullanım pazarında ise Nua Professional markalarımız ile faaliyet gösteriyoruz.
2016 yılını ihracat rakamlarınızı göz önünde bulundurarak değerlendirir misiniz? Bugün itibariyle kaç ülkeye satış yapıyorsunuz? Daha çok hangi ürün gruplarının ihracatını yapıyorsunuz?
2014 yılını sektörümüzün ihracat lideri olarak kapattık ve ihracat stratejimize ağırlık vermeye de 2014 itibariyle başladık. Her yıl bu alandaki çalışmalarımız da artarak devam ediyor. Bugün yıllık 100 milyon doların üzerinde ihracat gerçekleştirerek ihracatta lider firmalar arasında yer almaya devam ediyoruz. 1,5 milyar TL büyüklüğünde olan Türkiye temizlik kağıtları pazarının % 12’lik paya sahip olan şirketi olarak ilk üçte yer alıyoruz. Pazarımızın bu büyüklüğüne rağmen hayata geçirilecek yatırımlar, farkındalık yaratacak projeler, bilinçlendirme çalışmaları ve elbette inovatif ürünler ile büyümeye çok müsait olduğunu da söylemek mümkün. Tüm markalarımızla ve tabi ki Yarı Mamul olarak Bobin ihracatımızla bugün 60 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Bunun içinde Kongo ve Kaliningrad gibi haritada yerinin neresi olduğunu ilk duyduğumuzda bilmediğimiz ülkelerde var. İhracat ekibimizle birlikte yurtdışı pazarlarında türk markalarımıza yer bulmaya devam edip ülke ekonomimize katkı sağlamayı sürdürüyor olacağız.
Hangi ülkelere ihracatınız bulunuyor? Öne çıkan ülkeler var mı?
Şu anda 60 ülkeye ihracat yapıyoruz. Başlıca ihracat yaptığımız ülkeler arasında İngiltere, İrlanda, Yunanistan, Macaristan, Ukrayna, İsrail, Filistin, Irak, Tunus, Fas, KKTC ve Türki Cumhuriyetler ilk sıralarda yer alıyor.
İhracattaki bugünkü gücünüze ulaşırken yurt dışında karşılaştığınız zorluklar oldu mu, bu zorluklar hangi yöntemlerle, nasıl bir çalışmayla aşıldı?
Kasım ayında Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından Jüri Özel Ödülü ile ‘En Çevreci Kurum Ödülü’ne layık görüldük. Sektöre göz attığınızda temizlik kağıtları sektöründe bizden çok daha köklü kurumlar olduğunu görmek mümkün. Lila Kağıt çok kısa bir zamanda bu noktaya ulaştı. Biz hedeflerimizi koyarken gerek yurtiçi gerekse yurtdışı pazara yönelik tüm fizibiliteleri yaparak hem gerçekçi olmasına özen gösteriyor hem de her zaman bir adım ilerisini düşünüyoruz. Bunun bir işletme becerisi olduğunu söylemek yanlış olmaz. Ancak bunu söylerken şunu da göz önünde bulundurmak gerekiyor; rakiplerimizin ihracatın artırılması konusunda ciddi bir stratejisi ya da böyle bir talepleri bulunmuyor da olabilir elbette. Yurtdışı pazarlara dair fizibilite çalışmalarımızı oldukça detaylı hazırladığımız için engelleyecek veya aşılamayacak zorluklarla karşılaşmıyoruz. Başarımızdaki en önemli kilit noktası satış ve dağıtım gücümüz, bu gücü devam ettirmek en önemli hedefimiz. Aynı zamanda grubumuzun tüm iş kollarındaki; ürün ve hizmet kalitesini sürekli geliştirmek, çalışanlarımıza ve teknolojiye yatırım yapmak ve müşterilerimizin mevcut ihtiyaçlarına ve beklentilerine göre hareket ederek stratejilerimizi belirlemeye devam edeceğiz.
Dünyanın dört bir yanına ihracat yapıyorsunuz. Peki, yeni pazarlarda kendinize yer edinmek için nasıl bir yol izliyorsunuz?
Pazar araştırmaları ve fizibiliteler bizim en büyük yol göstericilerimiz elbette. Tüm strateji ve hedeflerimizi kurgularken bu çalışmaları da dikkate alıyoruz. Şu anda Lila Kağıt ve markaları bulunduğumuz pazarlarda yükselen bir ivmeye sahip. Lila Kağıt olarak her zaman inovatif yaklaşımı benimsedik. Sofia, Maylo, Berrak ve ev dışı kullanım pazarında ise Nua Professional markalarımızla tuvalet kağıdı, kağıt havlu, kağıt peçete ve kağıt mendil çeşitleriyle tüketicilerimizin beklentilerini en iyi şekilde karşılamak için çalışıyoruz. Sofia, temizlik kağıdı sektörüne kazandırdığı farklı ürün özellikleriyle pazarda yeni bir dönemin de kapılarını araladı. Aynı zamanda kağıt havluyu, mutfak ve banyo havlusu olarak çeşitlendirdik. Türkiye’nin ilk ve tek 4 katlı mutfak ve kokulu banyo havlularımızı pazara sunduk. Mutfakta kokusuz ve beyaz bir ürün sunarken, banyolarda çiçek kolu ve renkli bir kağıt havluyla, kumaş havlulara bir alternatif getirdik. Maylo ile de 2 katlı ürün fiyatına 3 katlı ürünü müşterimize sunarak yine bir ilki yapmış olduk. Ayrıca ilk ekstra uzun tuvalet kağıdı ve havlularımız da tüketicilerimizin beğenisine sunuldu. Şu an ekstra uzun tuvalet kağıdı ve DEV havlumuzla, tüketicilerimize kullanım ve stoklama kolaylığı sağlıyoruz. En son Berrak markamızın altında Tuvalet kağıdı ve kağıt havluların yer aldığı Kilo Kilo’yu hayata geçirerek kullanıcılarımıza 1 kilogram ve 2 kilogramlık paketlerde hem ekonomik hem de kullanışlı ürünler sunduk. Gelecek dönemde de bu alanda yatırımlarımıza devam edeceğiz. Tüketicilere daha pratik, ekonomik ve çevreci ürünler sunabilmek için yeni yatırımlar yapıyoruz ve 2016 yılında Ar-Ge’ye yüzde 5’lik bir bütçe ayırdık. 2016 yılı içinde vizyonumuz doğrultusunda tüketici ihtiyaç ve talepleri doğrultusunda üretimine başladığımız inovatif ürünlerimiz raflardaki yerini aldı. Temizlik kağıdı kullanımında, özellikle Avrupa ülkelerin de Ecolabel, FSC, PEFC, Nordic Swan gibi sertifikalı ürünlerin tüketimi artıyor. Dünyada yirmiye yakın sertifika türü bulunuyor. FSC ve PEFC en bilinen ve tüketici tarafından da benimsenmiş olan sertifika çeşitleridir. Tüm sertifikaların ortak amacı, üretimin her aşamasında sadece endüstriyel amaçlı yetiştirilen ağaçlardan elde edilen girdilerin kullanıldığını göstermektir. Lila Kâğıt olarak biz de kağıt üretim tesisinde Chain Of Custody (COC) yani Orman Koruma ve Gözetim Zinciri sertifikasına sahibiz. Bu sertifika sayesinde kâğıt bobin ithalatında FSC ve PEFC sertifikasına uygun şekilde üretim yapılıyor. Böylece tüketicilere akredite endüstriyel ormanlardan elde edilen selüloz ile saf, doğal ve yumuşak ürünler sunuyoruz.
Yakın zamanda başlamayı düşündüğümüz büyük bir otomasyonu yüksek bir depo yatırımımız olacak. Hedefimiz, 2 milyon koli kapasiteli, farklı kategorileri içinde barındıran ve son teknoloji altyapıya sahip bir depo inşa etmek. Eminim, bittiğinde Türkiye’nin bu ürün grubunda sayılı depolarından biri olacaktır. Tüm yatırımlarımız elbette çalışan sayımıza da etki ediyor. Otomasyonu yüksek bir sanayi şirketi olduğumuz için üniversitelerin mühendislik bölümlerinden yaklaşık 100 kişilik istihdam sağlamayı da planlıyoruz. Bu mesajları yukarda da vermiştik. O nedenle tekrara düşmemek adına silebiliriz. Buna yönelik olarak Üniversite & Sanayi İşbirliği projeleri için de İnsan Kaynakları ekibimiz üniversitelerle görüşme halinde hatta iki üniversite ile protokol imzalandı. Bulunduğumuz sektörde konusunun uzman mühendislerini yetiştiren bir üretim kampüsü olarak devam etmek hedeflerimiz arasında. Lila Kağıt olarak kurum değerlerimizde de yer alan endüstriyel sermayenin geliştirilmesine yönelik projelerin en büyük destekçilerinden biri olmaya yönelik arzumuzu pek çok platformda dile getiriyoruz.
Sürdürülebilirliğe bakış açınız nedir? Lila Kağıt olarak konunun neresinde duruyorsunuz?
Lila Kağıt olarak, kurulduğumuz günden bu yana topluma, doğaya, çevreye ve insanlığa yararlı olmak için çaba gösteriyoruz. Kendimizi, yalnızca şirketimizin katma değerini artırmaktan sorumlu görmüyor; aynı zamanda ülkemizin değerlerini yükseltmek ve toplumumuza fayda sağlamaktan da sorumlu olduğumuzu düşünüyoruz. Bunun için tüm çalışanlarımızla, iş ortaklarımız yani müşteri ve tüketicilerimizle, el ele çalışarak ülke eğitimine, gelişmesine, ekonomisine ve sürdürülebilirliğine katkı sağlamak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2014 yılının ihracat lideri olarak, ‘sürdürülebilirlik’ kavramını önemsiyor ve bunun kaynakların bilinçli bir şekilde tüketilmesi ve gelecek nesillerin ihtiyaçlarının karşılanması yani bugünün ihtiyaçlarını karşılarken gelecek nesillerin ihtiyaçlarının da sağlanması anlamına geldiğine inanıyoruz. Bunun için yeni yatırımımızda yağmur suyu toplama projesi, ileri derece enerji sağlayan elektrik sistemleri projesi, akıllı havalandırma sistemi projesi, atık ısı üreten kaynakların toplanarak tekrar üretim sürecine kazandırılması projesi gibi farklı projelerle sürdürülebilirliğe katkı sağlamayı hedefliyoruz. Sürdürülebilirliğin farkındalığının genç – yaşlı, büyük – küçük toplumun her kesiminin eğitilmesi ile mümkün olduğunu düşünüyor; Lila Kağıt olarak kurum değerlerimizde de yer alan endüstriyel sermayenin geliştirilmesine yönelik projelerin en büyük destekçilerinden biri olmaya yönelik arzumuzu pek çok platformda dile getiriyoruz.
Maylo markanızla da TEGV’le bir işbirliğiniz bulunuyor. Proje nasıl gidiyor?
Kurulduğumuz 2008 yılından bu yana eğitimin, çocuklarımızın geleceğinin en büyük güvencesi olduğuna inanıyor ve bu sosyal sorumluluk bilincimizle Maylo markamız ile eğitim alanında üzerimize düşeni yapmak için gönülden çalışıyoruz. Bu minvalde kağıt sektöründeki ilk sosyal sorumluk projesini Maylo markamız ile hayata geçirdik. 2010 yılı Kasım ayından itibaren Maylo ürünlerinin satışından elde edilen gelirin bir kısmını Türkiye Eğitim Gönülleri Vakfı’na aktarılıyor. Bugüne kadar 10000’den fazla çocuğunun eğitimine katkıda bulunduk ve devam eden satışlarımızla her geçen gün daha fazla çocuğun eğitimine katkı sağlamaya devam ediyoruz.
2017’de ihracat politikalarında değişiklikler öngörüyor musunuz?
Dünya ve ülke gündeminde yer alan konu başlıkları ışığında elbette birtakım değişlikler yaşanabilir. Ekonomik konjonktüre göre önem kazanan yeni pazarlar olabilir ve bu pazarlara odaklanabiliriz. Ancak hükumetimizin ihracat politikaları üreticiyi destekleyen ve teşvik eden bir çerçevede gelişiyor.
#LilaKağıt #Sofia #Maylo #Berrak #EnÇevreciKurumÖdülü #AlpÖğücü #NuaProfessional