Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Beyhan Çakır, “Üzgün, yaşlı ve yorgun ifadeden kurtulmak mümkün” müjdesini verdi.
Bakışlar ve yüz ifadesinin, kişi hakkında oluşacak algıda çok etkili olduğunu vurgulayan Çakır, bunun yanında bir kişinin yüz ifadesinin aynı zamanda o bireyin ruh halini yansıttığı tezinin de her zaman geçerli bir durum olmadığı uyarısında bulundu. Çakır, “Yorgun ve bezgin ifadenin nedeni; göz çevresinde oluşan kırışıklıklar, dolgunluğun azalması ya da göz altında yıllar içinde oluşan torbalanmalar da olabilir. Çevrenizde yüzüne baktığınızda üzgün, bezgin ve yorgun görünen ama gerçekte oldukça mutlu ve dinamik yaşayan birçok insan bulabilirsiniz. Bu görüntünün asıl nedeni göz çevresindeki yapıların yıllar içinde eski formunu ve şeklini kaybetmesidir. Günümüzde bu problemler çözülebilmekte, daha genç bir görünüme ve ifadeye kavuşmak mümkün” dedi.
“GÖZ ÇEVRESİNİN YAŞLANMA SÜRECİ OLDUKÇA KARMAŞIK”
Göz çevresinin yaşlanma sürecinin oldukça karmaşık olmasının yanında ilk olarak çizgi ve kırışıklıklar başladığını anlatan Çakır, bu aşamada botox tedavisinin oldukça etkili çözümler sunduğunu dile getirdi. Güneşin neden olduğu cilt yıpranması, lekelenmeler ve ince kırışıklıkların kimyasal soyucular ile düzeltilebileceğine dikkat çeken Çakır, zaman içinde göz kapaklarındaki ciltte sarkmalar, hacim kaybı, yağ yastıkçıklarının yerlerini kaybetmesiyle göz etrafındaki çukurlar ve torbalanmalar oluşmaya başladığını hatırlattı. Çakır, “Yıllar geçtikçe gençlik yıllarında sahip olunan keskin hatlı elips şeklindeki göz görüntüsü sarkmaya bağlı olarak daha yuvarlak bir hal alır. Genç yaşlarda alt göz kapağından yanaklara düzgün bir geçiş varken, zamanla alt göz kapağında torbalanmalar ve yanaklardaki yağ dokusunun aşağıya doğru yer değiştirmesi sonucu gözyaşı oluğu daha belirgin hale gelir. İşte bu görüntü yorgun ifadenin asıl nedenidir” ifadesini kullandı.
“GÖZ ÇEVRESİNE YAPILACAK GİRİŞİMLER HATAYI AFFETMEZ”
“Bu aşama da artık cerrahi bir tedaviye ihtiyacınız var demektir” diyen Çakır, açıklamasını da şöyle sürdürdü; “Bu tedavi sadece göz kapaklarına yönelik ‘blefaroplasti’ olarak adlandırdığımız bir ameliyat olabileceği gibi, orta yüzü de içine alan daha kapsamlı bir ameliyat da olabilir. Eskiden bu torbalar alınıyordu, ancak güncel yaklaşımda bu torbaları almayıp göz altı yağ dokularını yeniden düzenliyor, bazen kişinin kendi yağını kullanarak yağ enjeksiyonları yapıyoruz. Göz çevresine yapılacak girişimler hatayı affetmeyeceği için her dolgu göz altı bölgesinde kullanılamaz. Yüz bölgesinde kişinin kendi yağından hazırlanan kokteylin enjeksiyonu sadece dolgunluk sağlamakla kalmayıp ciltte parlaklık ve canlılık da sağlıyor.”
“DÜŞÜK KAŞ VE GÖZLER, GÖZÜN DIŞ KISIMLARINI GİZLİYOR”
Son zamanlarda kendisine başvuran hasta grubunda bu tür kombine işlemler isteyenlerin sayısının arttığı bilgisini de veren Opr. Dr. Çakır, bu tür bir işlemde kişi hem istemediği yağlardan kurtulduğunu, hem de yüzünde dolgunluk ve canlılık elde edebildiğini söyledi. Çakır, “Üst göz kapağıyla ilgili olarak konuşmak gerekirse; düşük kaşlar ve gözler gözün dış kısımlarını gizleyerek yüze kapalı bir görüntü verir. Zamanla buna cildin gevşeyerek sarkması da eklenirse artık yaşlı ve üzgün bir ifadeye sahip oldunuz demektir. Siz istediğiniz kadar aksini iddia edin, sizi çok iyi tanımayan insanlardaki bu algıyı değiştirmeniz çok zordur. Üst göz kapağı blefaroplastisinde bu bölgedeki yağları yeniden düzenliyor, fazlalıkları alıyor, gerekiyorsa yağ eklemeleri yapabiliyoruz” diye konuştu.
“İYİ BİR SONUÇ İÇİN PROFESYONEL BİR ÖNGÖRÜ VE BİLGİ ŞART”
Özellikle üst göz kapağı estetiğinde kaşların konumu da sonuç üzerinde etkili olduğu yorumunda bulunan Opr. Dr. Beyhan Çakır, açıklamasını da şöyle sürdürdü;
“Kaşların pozisyonu normalde de biraz düşükse üst göz kapağındaki fazla derinin alınması kaşların daha aşağıda görünmesine sebep olabilir. Bu gibi durumlarda üst göz kapağı blefaroplastisinin kaş kaldırma operasyonuyla birlikte yapılması daha doğal ve çekici bir görünüm sağlayacaktır. Bazen tek başına bir kaş kaldırma operasyonu bile üst göz kapağına bir işlem uygulanmaksızın da yeterli sonucu verebilir. İyi bir sonuç için ne tür bir işlem uygulanacağı ve nasıl bir tekniğin kullanılacağı profesyonel bir öngörü ve bilgi gerektirir.”